Gazimağusa Belediyesi tarafından 12 ay boyunca sivrisinek ile yürütülen rutin mücadelenin yanı sıra son günlerde ülkemizde etkisini gösteren “Batı Nil Virüsü” ile ilgili de çalışmalarını sıklaştırdı.
Sivrisinek yoluyla bulaştığı tespit edilen “Batı Nil Virüsü” vakasının ortaya çıkmasının ardından Gazimağusa Belediyesi Sağlık Şubesi ekipleri, önceden tespit edilen bölgelerde sivrisinekle mücadele çalışmalarını arttırdı.



İlaçlama çalışmalarının yapıldığı bölgelerde incelemelerde bulunan Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter, “Bu yıl yağışların fazla olmasından dolayı daha çok kapsamlı bir şekilde sivrisinek ile mücadelemizi yapmamız gerektiğini kış aylarında görebilmiştik. Dolasıyla Mart ayı içerisinde biyolojik olarak mücadeleye sulak alanlarda ve göletlerde larvasit kullanımına başladık. Yağış oranlarında yaşanan artış sebebiyle her yıl yaptığımız mücadelenin yaklaşık olarak %50 oranında arttırarak devam ediyoruz” dedi.



Sivrisineklerle mücadelede en önemli noktanın larva aşamasında biyolojik mücadele ile yapılacağını belirten Başkan Arter, “Burada en önemli iş, biyolojik mücadele yani larva aşamasında yapılacak mücadeledir. Buradan çıkarak uçkun hale geldikten sonra yapılan mücadele kimyasal bir mücadele olacak ve havadan ilaçlama yöntemi ile sağlanacaktır. Bu şekilde yapılan mücadelede ise istediğiniz miktarı kullanamazsınız. Biz bu çerçevede Mayıs ayı içerisinde havadan ilaçlamalarımızı başlattık. Geçen yıl 3 araç ile bu işi yaparken bu yıl 4’ü belediye bünyesinde ve bir tane de özel bir şirketten aldığımız araç ile gece ilaçlamalarımızı sürdürüyoruz” dedi.



Son günlerde ülkemizde etkisini gösteren “Batı Nil Virüsü” hakkında da açıklama yapan Arter, “Bölgemizde görülen “Batı Nil Vürüsü” diye bir hastalık ile karşı karşıyayız. Bu sıkıntı ülkemizin her tarafında yaşanmaktadır. Bu sıkıntı çok kapsamlı bilimsel bir mücadele ister. Hem Sağlık Bakanlığı hem de yerel yönetimlere çok görev düşmektedir bu nedenle Gazimağusa Belediyesi olarak profesyonel bir ekip ile bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Sulak alanların çok olmasından dolayı en fazla mücadelenin yapılması gereken yer Gazimağusa’dır.” ifadelerine kullandı.



Kapalı Maraş bölgesinde birikmiş suların da problem teşkil ettiğini belirten başkan Arter, “Kapalı Maraş bölgesinde yağışlardan sonra bazı apartmanlarda ve bazı bölgelerdeki su birikintileriyle de mücadele ediyoruz. Dolasıyla sadece Mağusa ile değil Kapalı Maraş’ı da düşündüğümüzden işimiz iki katına çıkıyoruz” dedi.



Bölge halkının da gerekli tedbirleri alması gerektiğini belirten Arter, “Bölgemizde bulunan apartmanlardaki su depolarının bir kısmının kapaklarının açık olduğu bu nedenle çok temiz olmadığını tespit ettik Bu alanlar sivrisinekler için yumurtlama bölgesi teşkil etmektedir. Bu nedenle bölge halkının da bu konuda dikkatli olması gerekmektedir” dedi.



Gazimağusa Belediyesi Sağlık Şube Müdürü İlke Soyer ise yaptığı açıklamada, “Ülkemizde görülen aşırı yağışlar sebebiyle Mart ayı sonundan itibaren planlı bir şekilde ilaç stoklarımızı tamamlayarak ilaçlamalarımıza başladık. Dünya Sağlık Örgütü’nün onayladığı biyolojik larvasitler ile mücadelemizi sürdürüyoruz. Bunlar doğa dostu ilaçlardır ve şu an göletlere, derelere ve sulak alanlara bu ilacı uyguluyoruz. Ayrıca Batı Nil Virüsü’nün ortaya çıkmasından dolayı geceleri ulebe yöntemi ile ilaçlarımızı arttırmış bulunuyoruz” dedi. (MHA)