Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, egemenlikten ve Türkiye’nin garantörlüğünden vazgeçilmeyeceğini vurguladı.

Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile New York'taki yeni Türkevi'nde Türk toplumunun temsilcileriyle bir araya geldi.

Cumhurbaşkanı Tatar, burada yaptığı konuşmada, milli mücadele yıllarında verilen büyük mücadeleye değindi. Tatar, “Egemenlikten ve Türkiye’nin garantörlüğünden asla vazgeçilemez” diyerek, geleceğe umutla bakılması gerektiğinin vurguladı.

RUM LİDERLİĞİNE TEPKİ  

Cumhurbaşkanı Tatar, yaptığı konuşmada, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetiyle Türkevi'nin açılışında yer almaktan büyük gurur ve mutluluk duyduğunu belirterek, Türk hükümetine teşekkür etti. 

Cumhurbaşkanı Tatar, Türkevi’nin  açılışına katılan Amerika Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Elpidoforos'a Rum kesiminin tepki göstermesine ilişkin ise şunları söyledi:

''O fotoğraftan sonra Rum tarafında epey ortalık epey çalkalandı. Manşetlere kadar çıktık. Nasıl olur da Başpiskopos bu törene katıldı,  tabii adam İstanbul doğumlu, onun buraya gelmesi en doğal hakkı vatandaş olarak, yapması gerekendi ama işte karşı taraf, 10 gün önce Oxford'un dağıttığı kitaplardan Atatürk resmini çıkarttıran o zihniyet, bu defa da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı nasıl aynı karede olur diye adamı topa tuttular ve Rum tarafında epey bir çalkantı yaşandı.'' dedi.

“ANAVATANIMIZA GÜVENİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye'ye, anavatana güvendiklerini, Türkiye'nin her geçen gün güçlendiğini ve Türkevi'nin de bunun bir örneği olduğunu belirterek, dünyanın çeşitli başkentlerinde var gücüyle Kıbrıs mücadelesi veren Türk diplomatlarına da teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Tatar, şunları kaydetti:

''Bu bir müşterek davadır, bu bir ortak davadır. Türkiye her zaman Kıbrıs Türkünün yanındaydı. Bundan sonra da öyle olacak çünkü Kıbrıs Türk'ünün güvenliği Türkiye'nin oradaki varlığından geçmektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin de güvenliği daha güçlü bir KKTC'nin Doğu Akdeniz'deki konumunu ve dolayısıyla statüsünü yükseltmekten geçmektedir. Dolayısıyla bu bizim ortak değerlerimizdir, ulusal çıkarlarımızdır, milli davamızdır.''