Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, gelinen aşamada her türlü görüşmeye gayrı resmi olarak hazır olduklarını ancak resmi görüşmeye geçilebilmesi için Cenevre’de ortaya koydukları 6 maddenin, özellikle “egemen eşitlik ve uluslararası statünün karşı tarafla eşitlenmesini” içeren ilk maddenin kabulünün önemli olduğunu belirtti.

BM Genel Sekreterinin bu yönde bir adım atarak, kendilerini tatmin etmesi şeklinde bir beklentileri bulunduğunu kaydeden Tatar, bunu aktardıkları Üst Düzey BM Yetkilisi Jane Holl Lute‘un 2. Cenevre görüşmesi olmadan direkt müzakerelere geçilebilmesi yönünde temennisi bulunduğunu ancak şu an öyle bir ortak zemin bulunmadığını ifade etti.

Tatar Kıbrıs için görevlendirdiği Üst Düzey BM Yetkilisi Jane Holl Lute ile yaklaşık 1.5 saat süren görüşmesinin ardından basına açıklamalarda bulundu.

“ORTAK ZEMİN OLUŞTURULMASI RUM TARAFINDA YAPILACAK TELKİN VE BASKILARA BAĞLI”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, pratik, yaratıcı ve cesaretli adımlar atmasının ve egemenlik taleplerinin gözetileceği iki tarafı uzlaştıracak ortak bir zemin oluşturulmasının,  BM ve onun etrafındaki ülkelerin Rum tarafına yapacağı telkin ve baskılara göre şekilleneceğini de dile getirdi. Tatar, “Çünkü maalesef içinde bulunduğumuz koşullarda Rum tarafının avantaj ve üstünlüğünden dolayı doğan bir asimetri var” dedi.

Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in 25 Haziran’da Brüksel’e gideceğini ve BM Genel Sekreteri ile görüşeceğini anımsatan Tatar, Lute aracılığıyla Genel Sekreter’e kendilerinin de bir  görüşme talebi ilettiklerini kaydetti.

“CENEVRE’DEKİ POZİSYONUMUZU MUHAFAZA EDİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Tatar, Cenevre’de gerçekleştirilen 5+BM zirvesi sorasındaki süreci değerlendirdikleri Lute’a Kıbrıs Türk tarafının Cenevre’deki pozisyonunu muhafaza ettiğini aktardıklarını söyledi.

BM Genel Sekreteri’nin kendilerine Cenevre’deki toplantı için gönderdiği davet mektubunda ‘pozisyonlarını anladığını ve yeni fikirlerini öğrenmek için bu daveti gerçekleştirdiğini’ ifade ettiğini kaydeden Tatar, Kıbrıs Türk tarafının sürece bir yenlik getirdiğini ve yapıcı bir tutum ortaya koyduğunu belirtti.

2 toplumlu, 2 bölgeli federasyon modeli temelinde sürdürülen müzakerelerle bir yere varılamadığını,  bunu BM yetkililerinin de bildiğini ifade eden Tatar,  hem Kıbrıs’ta, hem de bölgede bir çok değişiklik olduğunu vurguladı. Tatar, kurumlarıyla yapısıyla, aldığı kararlarla ve insanlarıyla KKTC’nin yıllar geçtikçe büyük bir gelişim yaşadığını ve dünyaya bağlandığını söyledi.

Tatar, bu gelişmeler devlet sayesinde olduğundan, KKTC devletine sahip çıkacaklarını vurguladı.

1960 ortaklık cumhuriyeti öncesinde bir çok çalışma, hazırlık ve görüşme yapıldığını ancak buna rağmen bu ortaklığın yürümediğini kaydeden Tatar, ortaklık cumhuriyetinden Kıbrıslı Türker’in atılması ve sonrasında Rumların adayı Yunanistan’a bağlama hedefinden dolayı yaşananlarla ilgili bildiklerini bugün Lute’a anlattıklarını kaydetti.

“DAYATMAYLA VARILACAK ÇÖZÜM ACABA NE KADAR GİDER”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 1974 Barış Harekatı’nın tüm yaşananlardan sonra adaya barış getirdiğine işaret ederek,  “Kıbrıs’ta birileri bir zorlamayla çözüm bulmak isterse, zorlamayla  dayatmayla o çözüm acaba ne kadar gider?” sorusunu sordu.