Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), yayımladığı basın açıklamasıyla Türkiye Cumhuriyeti (TC) hükümetlerinin Kıbrıslı Türklere yönelik politikalarını ve bu politikalar karşısında sessiz kalan yerel yöneticileri sert sözlerle eleştirdi. Sendika, “onurlu direniş” vurgusuyla tüm dayatmalara karşı mücadeleyi sürdüreceğini duyurdu.
KTOEÖS, açıklamasında, AKP tarafından tören, protokol ve açılışlarda Kıbrıslı Türklerin yok sayıldığını, siyasetçilerin ise aşağılandığını ifade etti. “Koltuk ve rant uğruna boyun eğilmesi, dayatmaların harfiyen yerine getirilmesi” sonucu toplumun büyük bir kuşatma altına alındığı belirtildi.
“Kolonileştirme hız kazandı”
Sendika, yıllardır dile getirdikleri “asimilasyon ve entegrasyon politikalarının” artık açık şekilde bir kolonileştirme sürecine dönüştüğünü kaydetti. Açıklamada, mafya ilişkilerinden tarikat yapılanmalarına, yeşil sermayenin kurumlara ve doğaya hâkimiyet kurmasından sahte vatandaşlık uygulamalarına kadar birçok alanda sistematik bir toplumsal mühendisliğin yürütüldüğü ifade edildi.
Eğitime ve çocuklara yönelik uygulamalara tepki
KTOEÖS, eğitim sisteminin “gerici” anlayışla şekillendirildiğine dikkat çekerek, çocukların hayatları pahasına ideolojik dayatmalara maruz bırakıldığını belirtti. Hastanelerde yaşanan ölümlerden dini yurtlardaki beyin yıkamalara, müfredatta bilim ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin dışlanmasından, ideolojik eğitim kamplarına kadar birçok örnek kamuoyuyla paylaşıldı. “Saraylar yapılırken öğrenciler konteynerlara mahkûm edilmektedir” denilerek eğitimdeki eşitsizlik vurgulandı.
“Ya onurlu duruş ya da ihanet”
KTOEÖS, Kıbrıs Türk halkının, tüm baskı ve dayatmalara rağmen siyasi eşitlik temelinde varlık mücadelesini sürdüreceğini ve kimliğinden ödün vermeyeceğini belirtti. Açıklamanın sonunda, halkı temsil ettiğini iddia eden siyasetçilere açık bir çağrı yapıldı:
“Ya bu onurlu duruşun parçası olacaklar ya da boyun eğmeye devam ederek halka ihanet etmeyi sürdürecekler.”