<div><strong>AKEL: “Gizli bir toplantının tutanaklarının yayınlanması bizim tarafın itibarını daha da zedeler"</strong></div><br /> <div>Crans-Montana’daki son yemekte konuşulanlarla ilgili Müzakereci Andreas Mavroyannis’in tuttuğu tutanakları dün yayımlayacağını açıklayan Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, BM Genel Sekreteri’nin çağrısı ve çalışma arkadaşlarının gün boyu yaptığı telkinler üzerine geri adım attı.</div><br /> <br /> <div>Anastasiadis, 6 Temmuz tarihli tutanakları yayınlamak yerine BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerine, Güvenlik Konseyi Başkanı’na göndermeye, dağıtımını da Genel Sekreter’e, Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu başkanlarına yapmaya karar verdi.</div><br /> <br /> <div>Politis “Başkanlıkta Tutanaklar Konusunda Daha Akıllı Düşünceler… Başkanlık Geri Çekildi” başlıklı haberinde, Genel Sekreter’in Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin açıklamalarının, Türkiye’nin tavrı konusunda yarattığı izlenimi dağıtmak için Crans-Montana tutanaklarını yayınlamakta ısrar eden Rum Başkanlık Sarayı’na, daha akıllı düşünceler hakim olduğunu yazdı.</div><br /> <br /> <div>Anastasiadis’in çalışma arkadaşlarının dün sabah itibarıyla, şu anda böyle bir hareketin kendilerine yardımcı olup olmayacağı konusunda yoğun kaygı belirttiğine dikkat çeken gazete, Eide’nin Anastasiadis’in bu niyetini önceki gece Genel Sekreter Guterres’e bildirdiğini hatırlattı ve “sonunda, dün gece geç saatlerde Crans-Montana tutanakları yerine Başkan’ın Eide ile 24 Temmuz’daki diyaloğu yayınlandı” ifadesini kullandı.</div><br /> <br /> <div>Habere göre Anastasiadis kararından caymasına Genel Sekreter’in çağrısını ve “diplomatik kurumlara saygısını” gerekçe gösterdiği açıklamasında, bu aşamada tutanakları yayımlamayacağını ancak tutanakları Güvenlik Konseyi’nin daimi üyelerine ve Güvenlik Konseyi Başkanı’na göndereceğini, dağıtımını da Genel Sekreter Antonio Guterres, Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu başkanlarına yapacağını kaydetti.</div><br /> <div><strong> </strong></div><br /> <div><strong>Rum Ulusal Konseyi 1 Ağustos'ta toplanıyor</strong></div><br /> <div><br /> Anastasiadis Rum Ulusal Konseyi’ni durum ve son gelişmeler hakkında bilgi vermek üzere 1 Ağustos’ta toplayacağını da açıkladı.</div><br /> <br /> <div>Habere göre Genel Sekreter Guterres’in Anastasiadis’e “önceki niyetini yerine getirmemesi” çağrısı, Genel Sekreter Yardımcısı Jeffery Feltman tarafından BM’deki Rum Daimi Temsilci Kornilios Korniliu’ya, Korniliu tarafından da Anastasiadis’e iletildi.</div><br /> <br /> <div>Gazete “daha da ileri giderek, açıklamalarında ısrar ettiği için Eide’ye saldırdığını” yazdığı Anastasiadis’in, “24 Temmuz’daki görüşmelerinde yönelttiği sorulara Türk tarafının o geceki tavrı ve görüşmelerin vardığı noktadaki sorumluluğuyla ilgili kaydedilenlerle ve Mavroyannis’in tuttuğu tutanaklarla uyuşmasına rağmen kamuoyu önünde tamamen ters açıklamalarına devam etmekle” suçladığına işaret etti.</div><br /> <div><strong> </strong></div><br /> <div><strong>Anastasiadis Eide'den telafi ve düzenleme açıklaması istedi</strong></div><br /> <br /> <div>Habere göre Anastasiadis, 24 Temmuz’daki görüşmelerinde Eide’den, “fısıltıyla ima ettiği yanlış bilgilendirmeye son vermek için kamuoyu önünde düzeltme yaparak telafi etmesini istediğini” açıkladı.</div><br /> <br /> <div>Anastasiadis açıklamasında “Sayın Çavuşoğlu’nun yaptığı, gerek 6 Temmuz öncesindeki Kıbrıslı Rumlar Garantilerin ve müdahale hakkının kaldırılması rüyasından uyanması gerektiği, gerek 6 Temmuz sonrasındaki Garanti Antlaşması’na ve müdahale hakkına son verilmesi önerisinin saçma olduğu ve kabul edilemeyeceği beyanlarını açıklaması ile yalanlayanın tek kendisi (Eide) olduğunu vurguladım” dedi.</div><br /> <br /> <div>Eide’ye, 24 Temmuz tarihli görüşmelerinde 5 Temmuz’da sunduğu önerilerin Genel Sekreter’in çerçevesi içinde mi olduğunu, Kıbrıslı Türklerin endişelerine cevap verip vermediğini ve Türk tarafının cevap vermesi gerekip gerekmediğini sorduğunu da anlatan Anastasiadis “Özel Danışman son derece haklı olduğumu ve tamamen gerçekleri ortaya koyduğumu söyledi” ifadesini kullandı, şunları da ekledi:</div><br /> <br /> <div>“Yemekteki nihai Türk tezi Garanti Antlaşması isminin Uygulama Antlaşması olarak değiştirilmesi ve askeri üs ile Kıbrıs’ta daimi kalması değil miydi diye sorduğumda Eide, Türklerin jeopolitik nedenlerle Ada’daki varlıklarını korumak istediklerine işaret ederek, doğru algıladığımı söyledi. Genel Sekreter, Türk Dışişleri Bakanı’nın yemekteki müdahalesinden sonra Güvenlik ve Garantiler başlığındaki Türk tezini doğru anlamadığını söylemedi mi soruma da Eide, olumlu cevap verdi. Türk Dışişleri Bakanı 6 Temmuz’daki yemekte Garanti Antlaşması’nın ve müdahale hakkının, gözden geçirilme maddesiyle 15 yıllığına kalması gerektiği tezini dile getirdiğini söylediğimde Eide ‘bunun geçerli ve BM tutanaklarında kayıtlı olduğunu’ söyledi.”</div><br /> <br /> <div>Habere göre Anastasiadis yazılı açıklamasında Türk hükümetine “Sayın Eide’nin iddia ettikleri doğruysa ve (Türk hükümeti) öyle yapacaksa, müzakere masasındaki çabayı sürdürmeye hazır olduğumu açıkça beyan ediyorum” diyerek “meydan okudu.”</div><br /> <br /> <div>Rum Müzakereci Andreas Mavroyannis de RİK’e yaptığı açıklamada, 6 Temmuz tarihli yemekte Anastasiadis’e sadece kendisinin eşlik ettiğini, tutanakları kendisinin tuttuğunu ve “her zamanki gibi neredeyse kelime kelime yazdığını” söyledi.</div><br /> <br /> <div>Haravgi’ye göre ise Mavroyannis, Anastasiadis’in 6 Temmuz tutanaklarının bir kısmını yayınlamayı istemekle kalmadığını, bunu yapmaya “mecbur olduğunu” söyledi.</div><br /> <div><strong> </strong></div><br /> <div><strong>“Bu kez, daha önce hiç olmadığı kadar yaklaşmıştık</strong>”</div><br /> <br /> <div>Mavroyannis “Bridge to the Future” isimli bir akademik panelde yaptığı konuşmada “prosedüre tekrar başlama yolunu bulmaya çalışmak bizim için çok önemlidir çünkü yeniden birleşme çözümünden başka bir alternatifimiz olduğuna inanmıyorum. Çabalamaya devam etmeli ve doğru yöntemleri bulmalıyız” dedi.</div><br /> <br /> <div>“Bu son, alternatif senaryolara bakacağız diyen bir taraf veya dış oyuncu olursa hedef başarılamaz çünkü bu, taahhüdün şaibeye sokulduğu anlamına gelir” iddiasında bulunan Mavroyannis, “müzakerelerde, “Güvenlik, Garantiler ve Toprak konuları gibi, tamamen Türkiye’nin elinde olan bazı meseleler bulunduğunu” öne sürdü.</div><br /> <br /> <div>Mavroyannis, Türkiye’nin “gerçekte Kıbrıs sorununu çözmek için sebebi olmadığını” iddia ederek “fikir, Türkiye-AB ilişkileri, enerji veya ekonomi gibi konuları kullanarak çözümü istemesi için Türkiye’ye sebep yaratmaktır. Çözüme bu kez, daha önce hiç olmadığı kadar çok yaklaşmıştık” dedi.</div><br /> <br /> <div>Alithia haberi manşetten “Yayınlamaya Stop… Başkan Anastasiadis BM Genel Sekreteri’nin Çağrısına Cevap Vererek Tutanaklar Konusunu Bir Daha Düşündü... Ancak Genel Sekreter’e, Daimi Üyelere ve Güvenlik Konseyi Başkanı’na İletecek” başlığıyla aktardı.</div><br /> <br /> <div>Gazete, Anastasiadis’in tutanaklarla ilgili nihai kararını dün akşam 19.30’da yayımladığı yazılı açıklamasıyla duyurduğunu, o saate kadar haber merkezlerine ulaşan bilgilerin, tutanak yayınının her an yapılacağı yolunda olduğuna dikkat çekti.</div><br /> <br /> <div>Gazete “Eide: İstişarelere Devam Etmek İçin Gelecek Hafta Geleceğim. BM Parametreleri Çözüm İçin En İyi Fırsattır” başlıklı haberinde Eide’nin dün yaptığı yazılı açıklamaya yer verdi.</div><br /> <br /> <div>Haravgi haberi “Başkan Tutanaklar Konusunu Bir Daha Düşündü” başlığıyla yayımladı. Gazete Eide’nin dün yazılı açıklama yaparak “istişarelerine devam etmek üzere önümüzdeki hafta Kıbrıs’a döneceğini” açıkladığını ve BM parametrelerinin, karşılıklı kabul edilir bir çözüm için en iyi fırsat olduğuna inanç belirttiğini yazdı.</div><br /> <br /> <div>Gazete AKEL’in, Anastasiadis’in gizli bir görüşmenin tutanaklarını yayınlamasını “tehlikeli ve zararlı” bulduğunu yazdı.</div><br /> <br /> <div>Habere göre AKEL Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu, “hükümetin, gizli görüşmelerden tutanakları, hem de resmi ve uzlaşılmış olanları değil Rum tarafının kaydettiklerini yayınlama niyeti BM ile çatışmayı körükleyecek ve bizim tarafın itibarını daha da zedeleyecek. Bu Rum tarafı için tehlikeli ve zararlıdır” dedi.</div><br /> <div><strong> </strong></div><br /> <div><strong>“Eide veda ziyaretlerinde bulunmak üzere gelecek"</strong></div><br /> <div><br /> Fileleftheros manşet haberine “Tutanaklar Çekmeceye” başlığını attı. Tutanakları yayınlamayı dün sabah da ısrar eden Anastasiadis’in bu kararını; hem Guterres’in çağrısı hem de tutanakların yayımlanmasının olumsuz gelişmeleri gündeme getireceğinin belirginleşmesi üzerine, BM Genel Sekreteri ile çatışmaya girmekten kaçınmak için ve Eide’nin raporunu sunduktan sonra önümüzdeki hafta Ada’ya gelecek olmasını dikkate alarak değiştirdiğini yazdı.</div><br /> <br /> <div>Fileleftheros, diğer gazetelerin aksine Eide’nin Ada’ya “veda ziyaretlerinde bulunmak üzere geleceğini” yazdı.</div><br /> <div><strong> </strong></div><br /> <div><strong>“Öneri tehlikeli tavizler içeriyordu, bunlar artık verilmiş addediliyor"</strong></div><br /> <div><br /> Gazeteye göre DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos ise Anastasiadis’in Crans-Montana’da sunduğu önerinin değişmez Rum tezlerinden “tehlikeli tavizler içerdiğini” belirterek “bu tavizlerin artık (kesin) verilmiş addedildiğini, önerileri sunmasının büyük hata olduğunu” söyledi.</div><br /> <br /> <div>Kıbrıs sorunundaki gelişmeleri “çok kaygı verici” diye niteleyen Papadopulos, “prosedür sonlandı ve BM Genel Sekreteri çıkmaz ilan etti, Türkiye de istediğini elde etti” dedi, özetle şunları ekledi:</div><br /> <br /> <div>“Anastasiadis’in yanış stratejisi ve yanlış icraatları Türkiye’nin hiçbir şey vermeden çok şey almasına olanak tanıdığı açıktır. Müzakerelerin bu turunun başlamasından öncesine göre bizim taraf şu anda çok kötü, Türk tarafı çok daha iyi durumdadır. Eide’nin davranışındaki en büyük sorumluluk, uyarılarımıza rağmen Kıbrıs sorunundaki bütün inisiyatifleri Eide’ye bırakan Anastasiadis’e aittir.”</div>