CTP Milletvekili Asım Akansoy, KKTC’de fiber optik altyapısının geliştirilmesine ilişkin hükümet politikalarını eleştirerek sürecin halk yararından uzak yürütüldüğünü belirtti.
Akansoy, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Fiber Optik altyapı meselesi uzun zamandır gündemde ve yerli firmalarımız bu alanda hükümetle yoğun görüşmeler yürütüyor. Fiber to Home (FTTH) teknolojisi yalnızca teknik bir gelişme değil; ülkenin dijital geleceğini, ekonomik bağımsızlığını ve bilgi egemenliğini doğrudan ilgilendiren stratejik bir yatırımdır.
Bugün hızlı ve kesintisiz internet olmadan bir ülkenin eğitimde, ekonomide ve kamu hizmetlerinde rekabet edebilmesi imkânsızdır. Bu nedenle fiber altyapı yatırımı, bir kamu hizmeti olarak görülmeli ve kamu yararı esasına göre planlanmalıdır.
Ne yazık ki hükümet, yerli firmalarla görüşüp süreci başlatıyor, ardından hiçbir ihale yapılmadan işi Türk Telekom’a devrediyor. Yani rekabet yok, şeffaflık yok, kamusal denetim yok. Halkın malı ve hakkı, bir protokolle özel bir şirkete teslim ediliyor.
Bu ülkenin mühendisleri, teknisyenleri ve girişimcileri yıllardır bu altyapıyı kurabilecek kapasiteye sahiptir. ‘Yerli firmalar yapamaz’ söylemi haksız ve onur kırıcıdır. İnternet Servis Sağlayıcıları Birliği de bunu teyit ediyor: Sorun firmaların yetersizliği değil, devletin bilerek ve isteyerek önlerini kapatmasıdır.
Telekomünikasyon Dairesi’nin altyapısı halkın menfaatinden uzak şekilde, belirli çevrelere peşkeş çekiliyor. Bu sürecin sorumluluğu hükümette, özellikle de Bakan Erhan Arıklı ve Başbakan Ünal Üstel’dedir.
Bu protokol, 25 yıl boyunca devlete sadece yüzde 5 kar payı öngörüyor. Şirket, Telefon Dairesi’nin mevcut gelirlerine ve altyapısına ortak ediliyor. Fiber hatların geçtiği her bölgede vatandaş, 25 yıl boyunca başka bir sağlayıcıdan hizmet alamayacak. Tam bir tekel düzeni kuruluyor.
Şirket altyapı yatırımı dahi yapmadan, mevcut logarları ve yer altı sistemlerini kullanacak. Yeni santral, soğutma sistemi, enerji altyapısı yatırımları yok. Tüm bunlar Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın omzuna yıkılmış durumda. Şirket minimum harcama ile maksimum kar sağlayacak. Bu protokol, halkın cebinden alınan paranın özel bir tekele aktarılmasından başka bir şey değildir.
25 yıl boyunca vatandaş hem rekabetten mahrum kalacak hem de pahalı hizmete mahkum edilecektir. Proje artık bir teknoloji meselesi olmaktan çıktı; ülkenin dijital gücü ve yetkilerini ilgilendiren siyasal bir meseledir. Kamu yararı gözardı edilip, halkın 25 yıllık geleceği ipotek altına alınamaz.”
Akansoy, fiber altyapının stratejik önemi ve kamu yararı gözetilmeden yapılan düzenlemelere karşı uyarıda bulunarak, sürecin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.





