Bürokrasi Fransızca kökenli bureau Cratie sözcüğünden ve Memurların İktidarı Anlamına gelen bir kelimedir…

Bizim de üst kademe memurlarımız yetişmiş, eğitimli, zeki ve iyi çocuklar olmasına rağmen  kaçı başarıyı yakalayıp Müdür,Müsteşar, Milletvekili, Bakan, ya da biryerlere başkan, kısaca iktidar olabiliyor.

Bu aslında biraz da kaderleri ile ilgilidir, bu kader de avuçlarının içinde…

Adil olmayan Halkımızın kaderinin de onların avuçlarının içinde olmasıdır…

Yani Avuç Falında…

Birçoğunun avuçundaki başarı çizgisi bayağı uzundur, dört ayak üzerine düşmeleri ondandır..

Bazılarını da yakıştırmıyoruz amma bir bakarsınız ki biçilmiş kaftan iş bitiricidir…Bazılarında da bu çizgiden eser yok, yine de başarı onları yakalıyor…

Bu avuç falının doğru olmadığını mı, yoksa bunların farklı özellikleri olduğunu mu gösterir bilemiyorum...

Avuç falında her şeyi görebilirsiniz, amma egoyu, kendini beğenmişliği, iş bilmemezliği, öğrenmeye açık olmamayı, evrağa imza koymaya korkar olmayı, insiyatif alamamayı, iş bitirememeyi, bir işi sürekli erteleme gibi özellikleri göremezsiniz…

Rahmetlik Türkeş bir sözünde  şöyle der, Beceremediği halde Makam, Mevki İşgal etmek vatana yapılan en büyük İhanettir, tabi ki fazla becerikli olmak da…

Israrcı olunmasını anlayamıyorum,  Kütük, Kütüktür ve tersten okununca da Kütük’tür değişmez…

Konumuz Avuç falı ve bu falda Avuç önemli, darbe yememiş nasırlı değil aksine yıpranmamış yumuşak olmalıdır…Fala bakacak olanlar yumuşak, Tahriş olmamış Avuçları seviyor….

Halk arasında  Avuçla ilgili, Avuç Açmak, Avcunu Yalamak, Avcunda Tutmak, Avuçlamak gibi  deyimler ve söylemler oluştu…

Avucun işlevi önemli elbette amma…

Konumuz Çizgiler….