2000’li yılların başında, Kıbrıs’tan ayrılıp İngiltere’nin başkenti Londra’ya çalışmak ve para kazanmak daha refah bir yaşam sürebilmek için yerleşen, zaman içerisinde çevre ve iş edindikten sonra Londra’nın kasvetli ve eğlenceli fakat bir o kadar da zorlu yaşam koşullarına ayak uydurmaya, zorlu çalışma koşullarına uymaya çalışıp kazandığı para ile de daha refah hayat yaşamayı arzulayan birçok Kıbrıslı Türk kendi ülkelerini terk edip yaşam mücadelelerini uzak diyarlarda sürdürmek için gittikleri İngiltere’de zorlu iş koşullarına ayak uydurmak zorunda kalırlar.

 Bu zorlu mücadelede kazananlar olduğu gibi kaybedenler de olduğunu bilmeyen yoktur. 1974 sonrası Kıbrıs’tan, İngiltere’ye bir göç furyası başlamış olur bu bir yaşam mücadelesinin başlangıç yoludur. Bu yol kolay bir yol olmamakla birlikte küçücük bir adadan kocaman bir adaya göç yoludur.

Günler ayları, aylar yılları kovalar durur bu gurbet yollarına düşen Kıbrıslı Türklerde zengin olma hayali ile çalışır dururlar. Hikâyemizin başında da dediğimiz gibi başka bir ülkeye göç edip orada yaşam mücadelesi vermek hiç de kolay olmaz.

Birçok Kıbrıslı Türk zor şartlarda yıllarca çalışsa da bazıları da kolay para kazanma fikrine kapılırlar. Kıbrıs’tan Londra’ya alın teri ile çalışarak para kazananları, bu kazandıklarını ve de kendilerini korumak için bir çare bulmaları da gündeme gelmiş olur.

İngiltere’nin başkenti Londra’da doğup büyüyen Kıbrıslı anne babadan olan EDDY ( E.M.) önceleri küçük çaplı kavgalara karışmış olsa da ilerleyen zamanlarda bunlar büyür ve başı da dertten kurtulmaz olur ve kendisini korumak maksadı ile bir çete kurmaya karar verir.

BİR YERALTI SITCOM’U.

Ancak bunun çete olması için elemanlara ihtiyacı vardır ve bunları da kısa zamanda bulur ve etrafında toplamaya başlar.

Eddy lakaplı bu Kıbrıslı Türk yanına yine Kıbrıslı olan 6 arkadaşını da alarak kendilerince bir çetenin de temellerini atarlar.

Eddy yanına yardımcı olarak Tony lakaplı (S.V) bir başka Kıbrıslı Türkü alır. Tony kısa zamanda kendisini çeteye ispatlar ve 2. Adam olarak birçok eylemlerin başında yer alır.

Tony kendisini geliştirmek için önceleri ileri sürüş teknikleri için ünlü bir İngiliz yarışçıdan sürüş dersleri almaya başlar, kendisine gerekli olan tüm materyalleri da kısa zamanda temin eder ve bu gözü kara adam çete içerisinde 2. adam olmayı başararak Eddy’nin gözüne girer ve yakın koruması olarak da bu görevi yerine getirmeye başlar.  

Bu 7 gözü kara arkadaş, başta tepki olarak kurdukları Çete’yi Eddy liderliğinde, faaliyete sokarlar ve bu çeteyi adil bir biçimde yönetmeye başlarlar. Hepsinin ayrı ayrı görevleri ve lakapları vardı ve kararlar hep birlikte alır ve uygulamaya başlarlardı.

Yaklaşık olarak, 7-8 yıl sürecek olan bu mafya gurubu artık Londra’da birçoğunun korkulu rüyası olmaya başlarlar.

Bu 7 arkadaş başkalarına yapılan haksızlıkların önüne geçmek için çıktıkları bu yolda, yasal olmadan yapılan birçok haksızlığın önüne geçseler de kendilerinin de başlarının belaya girmesine neden olur.

Bu 7 kişilik Gangster Çetesi önceleri iş adamlarının paralarını tahsil ederek işe başlarlar. Çetenin ismi duyulmaya başladıkça herkes bu 7 azılı gangsterden de korkmaya başlarlar.

Türk veya İngiliz işletmeleri için bir ihale olduğunda parayı veren tarafın işi almasını sağlanır ve haraçlarını alırlardı.

Karşı taraftan bir tehdit geldiği zaman o tehdidi ortadan kaldırıp, tehdidi yapanları sindiren bir Tetikçi Çetesi’ydiler.

Çete zaman içerisinde Londra’da birçok olaya karışıp silah kaçakçılığı, tefecilik, çek-senet işleri yapmaya başlarlar.

Bunun yanı sıra kara para aklama, para tahsil etme gibi birçok yeraltı işini de yapmaya başlarlar. Daha sonrasında ise işlerini büyüterek silah kaçakçılığı yaparlar.

Girdikleri yolun ne kadar tehlikeli bir yol olduğunu zaman geçtikçe anlamaya ve dönülmez bir yola girdiklerini görürler ancak artık iş işten geçmiştir.

Çete zamanla daha büyük işler yapmaya başlayınca kayıplar verir. Bu kayıplardan ilki Hollanda’dan yapılan silah kaçakçılığında verilir.

Olayda; Hollanda’dan bir tır içerisinde İngiltere’ye sokulmak üzere silah getirilmek istenir. Fakat getirilen silahları bulan İngiliz Polisi aldığı bir ihbarı değerlendirerek olay yerine baskın yapar. Polis yapılan bu baskında bir Tır içerisinde silahları ele geçirir.

Bu silahlar Çete’nin satmak amacı ile ülkeye sokmak istediği silahlardır. Yapılan bu operasyonda Tır’ı süren Çete üyesi Musipi ( M ) lakaplı Kıbrıslı Türk “silah kaçakçılığı suçu” ile tutuklanır ve hapse atılır.

Verdikleri bu kayıp onları derinden üzer ancak Çete artık boyunlarına kadar yasa dışı olaylara batmıştır ve duramayacaklarının farkındadırlar.

Eddy kendi hesabına çalışmaya başlayınca işin rengi de değişmiş olur ve Londra’da çete içi hesaplaşma da başlar.

Başka bir hesaplaşmada ise işin içine cinayet girer. Eddy’e yakınlığı ile bilinen İngiliz bir İş Adamı kendilerine haraç vermeyince paralarını alabilmek için önce 4 tırını yakarlar, ardından da şahıstan yüklü miktarda para isterler. Fakat İngiliz İş Adam’ı parayı vermemekte ısrarcı olur ve direnir.

Paralarını alamayan Çete, diğer iş adamlarına gözdağı vermek için İngiliz İş Adamını kaçırıp Londra’da bir tren rayının üzerine bağlarlar ve Adam’ı o şekilde bırakıp oradan ayrılırlar.

Sonrasında ise İngiliz Basınında bir tren rayında bulunan cesedin haberini gazete ve televizyonlarda görürler.  

Çete bu olayla birlikte adam öldürmeye de başlamış olur.

 Artık kendilerini korumaya almalarının gerektiğinin farkındadırlar.

Başta 7 kişilik bir topluluk olan bu Çete giderek büyür ancak bir arkadaşlarını tutuklanması sonucu 7 kişiden 6 ya düşer Çete’nin başında lider konumunda bulunurken, altlarına mafya askerleri tetikçiler alırlar.

Liderler şehirde olup bitenleri takip etmek adına bir şeyler yapmaları gerektiklerinin farkındadırlar ve o sırada bir polis arabasının satışa sunulduğunu duyarlar. Açık arttırmadan yasal yollarla satın alınan bu aracın içindeki telsizi söküp polis telsizini dinlemeye başlarlar. Sonrasında Eddy, daha tecrübeli olmaları için eski bir rallici olan W.S isimli adamı kiralar ve onlara ileri sürüş tekniklerini öğretmeye başlar.

Çete uzman olmak için dalında tecrübeli ve profesyonel kişiler ile çalışmaya başlarlar.

Bunlar yaşanırken grup çatışması sırasında bir arkadaşları da bıçaklanarak öldürülür. Bu Çete’nin ikinci kaybı olur.

Çete başındaki kişiler 5’e inerken etraflarına ise birçok adam almaya başlarlar.

Çünkü onlar işlerini büyütmüş olup Hollanda’dan silah getirip, ülkedeki diğer gangster guruplarına da silah satmaya başlamışlardı.

Çete yanlarına bir de İrlanda uyruklu birisi katılır. Bu şahıs, silah kaçakçılığını koordine eden kişiydi.

 Çete artık birbirine de güvenmez olmuştu ve ekip içinde anlaşmazlıklar yüz göstermeye başlamıştı.

 Eddy lakaplı şahıs, kendisine karşı gelen ve alışverişte yaşadığı anlaşmazlık üzerine, ekibin üyesi olan Jimmy (Osman) isimli bir Kıbrıslı Türk’ü alışverişte alınacak olan parayı çalmakla suçlayarak vurdurtmak ister. Bunun için Arnavut çetesi ile işbirliği yaparak Jimmy’yi pusuya düşürüp, vurdurarak öldürtür.

Kendilerini bir çıkmaz yolun içerisine sokmuşlardır. Eddy isimli lider kendisine ihanet edildiğini düşünerek toplanan tüm haracı kendisi almak ister ve arkadaşlarını kandırıp yüklü miktardaki paranın üzerine konar. Çetenin İkinci adamı olan Tony bu olanları kabullenemez ve Eddiy ile araları açılır daha sonra ise ormanlık alanda araç içerisinde vurularak öldürülen para kurye’sinin ölümünden Tony yi sorumlu tutar.

Ancak bu düşüncesini kanıtlayamadığı için Tony ile ortaklığa devam eder. Daha sonra aralarına kara bulutlar girer.

Önceden kaybolan iki buçuk milyon stg para için Tony’i sorumlu tutar. Eddy’nin artık gözü dönmüştür ve Tonyi de ortadan kaldırmak için başka bir tetikçi grubu ile anlaşarak öldürülmesini ister. Ancak Tony Londrayı terk eder.

2018 de Lonra’da araba ile seyir halinde iken Eddy silahlı saldırıda uğrar ancak Eddy bu suikasttan sağ kurtulur, bu olaydan da yine Tony’yi sorumlu tutar.

Artık çete içi hesaplaşmalar da başlar. Yaşanan bu anlaşmazlıklar Çete’nin dağılmasına da neden olur.

Girdikleri bu karanlık yolda 3 arkadaşları hayatını kaybeder, bir arkadaşları ise şuan hapistedir.

Kurtulan diğer 3 arkadaştan birinin İngiltere’de, birinin Amerika’da bir diğerinin ise Kıbrıs’ta olduğu söyleniyor.

                                                                        

                                                                                  Londra’dan mektup

                                                                                  Gön: Z.L.