HAYVAN ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ’NDEN SEMBOLİK CENAZE TÖRENİ VE SERT MESAJ: “GÖRÜLMEK İSTİYORUZ!”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde hayvansal üretimde yaşanan kriz, 28 Temmuz Pazartesi günü Tarım Bakanlığı önünde düzenlenen sembolik cenaze töreniyle protesto edildi. Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği, hükümetin duyarsızlığına dikkat çekmek amacıyla Tarım Bakanlığı ve Başbakanlık önüne tabut bırakarak sessizliğin “ölüm sessizliğine” dönüştüğünü vurguladı.
Sembolik cenaze töreni öncesi yapılan yazılı açıklamada, hayvancılık sektörünün sürdürülemez bir noktaya geldiği belirtildi. “Görülmek İstiyoruz: Üretici Sona Geldi!” başlıklı basın bildirisinde, artan maliyetler ve hükümetin ilgisizliğinin üreticiyi tükettiği, tüketiciyi ise fahiş fiyatlarla karşı karşıya bıraktığı ifade edildi.
HAYVANCILIK BİTİYOR, SORUMLULUK SİZDE
Birlik açıklamasında, son iki yılda sadece çiğ süt üretim maliyetinin yüzde 200’ün üzerinde arttığı vurgulanırken, üreticilerin yem, elektrik, mazot, veteriner ve barınak giderleriyle baş edemediği belirtildi. Ancak buna karşın ne Tarım Bakanlığı ne de diğer ilgili kurumların herhangi bir yapıcı adım atmadığına dikkat çekildi.
DEFALARCA GÖRÜŞME TALEP ETTİK, CEVAP ALAMADIK
Üreticiler, yaşadıkları sorunları belgelerle anlatmak ve çözüm önermek için Tarım Bakanı ile defalarca iletişime geçmeye çalıştıklarını, ayrıca Başbakan’dan da çok sayıda randevu talep ettiklerini fakat ya yanıtsız bırakıldıklarını ya da geçiştirildiklerini belirtti.
ÜRETİCİ BİTİYOR, TÜKETİCİ SOYULUYOR
Birlik, yaşanan krizin sadece üreticiyi değil, doğrudan tüketiciyi de mağdur ettiğini vurguladı. Örneklerle, üretici ile market fiyatları arasındaki uçurum gözler önüne serildi:
-
Canlı kuzu: üreticiden 300 TL,
-
Canlı dana: üreticiden 220 TL,
-
Çiğ süt: üreticiden 18.50 TL,
Ancak aynı ürünlerin market raflarında iki ila üç katı fiyatlarla satıldığına dikkat çekildi. Bu fiyat farkının nedeni olarak ise denetim eksikliği ve hükümetin piyasayı aracıların kontrolüne bırakması gösterildi.
PLAN YOK, VİZYON YOK
Basın bildirisinde ayrıca, hayvancılıkta uzun vadeli bir planlamanın ve veri temelli üretim modelinin olmamasının, sektörü daha da istikrarsız hale getirdiği belirtildi. “Ne kadar üretileceği, hangi bölgede nasıl destek verileceği bilinmiyor. Her şey günü kurtarma odaklı” denildi.
Açıklamada, bu anlayışın iflas ettiği; üreticinin de halkın da dayanacak gücünün kalmadığı açıkça ifade edildi:
“Bir toplumda gıda üretimi biterse sadece sofralar değil, bağımsızlık ve güvenlik de tehlikeye girer.”
GÖRMEZDEN GELİNMEK İSTEMİYORUZ
Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği taleplerini şöyle sıraladı:
-
Ürettiğinin karşılığını almak,
-
Ürünlerini halkla adil şekilde buluşturmak,
-
Girdi maliyetlerinde sübvansiyon sağlanması,
-
Planlı, adil ve sürdürülebilir bir hayvancılık politikası,
-
Etkin denetim mekanizmasının kurulması.
Açıklama, üreticinin dağda, taşta, ahırda verdiği emeğin karşılık bulması gerektiği vurgusuyla devam ederken, son söz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Köylü, milletin efendisidir” sözüyle tamamlandı.